Yurt dışında yabancı dil

İyi bir gezgin olmak, öncelikle güçlü bir iletişim becerisi gerektirir. Yabancı lisan, bu iletişimin bir aracı ama yegane seçeneği değil. Çok süper (!) bir İngilizceniz olabilir ama bu tek başına yeterli değil. İnsanlarla iletişime geçmek için kişisel becerilerinizin de gelişkin olması çok önemli. Bu ne demek? Mimik ve jestlerinizi ne kadar yerinde kullanabiliyorsunuz, girişken misiniz, bir arkadaş grubunun genel eğilimlerine ayak uydurabiliyor musunuz? Bu sorulara vereceğiniz olumlu yanıtlar, sizin özellikle bir yurtdışı gezisinden ne oranda keyif alacağınızı belirleyeceği için önemli.

Tamam kabul, birçok sırt çantalı turistin İngilizce, ya ana dili ya da bu dili yeterince iyi konuşabiliyor. Ancak İngilizcesi ‘yes/no’ düzeyinde olan birçok Batılı gezgin de, dünya yollarında kendi maceralarını yaratabiliyor.

‘Bu nasıl oluyor?’ dediğinizi duyar gibiyim. Bu şekilde yola çıkanların iki temel bahanesi var. Birincisi şu: Bazı ülkelerin vatandaşı doğuştan gezgin genleriyle doğuyor. Çok genç yaştan itibaren o kadar geziyorlar ki yabancı dilleri olmasa bile, gittikleri yerlerde kendi memleketinden birilerine rastlama olasılıkları neredeyse kesin. Rotasının bir sonraki durağını vatandaşlarıyla yaptıkları sohbetlerle şekillendiriyorlar. İsrailliler, İspanyollar, Almanlar, Fransızlar bu ülkelere örnek verilebilir.

İkincisi biraz daha riskli bir düşünce ama onlara göre yollara düşmek için yeterli bir neden. Dünyanın neresine giderseniz gidin, her ülkedeki toplumsal yaşam biçimleri birbirinden çok farklı değil. Afrika’ya da gitseniz, Güney Amerika’ya da gitseniz otelcilik, lokantacılık, müzecilik, taşımacılık kuralları aşağı yukarı aynı.

Gezi planınızın detaylarını; öncelikli kriteriniz olan yeme-içme-konaklama-gezme bütününü rehber kitaplar aracılığıyla rahatlıkla belirleyebiliyorsunuz. Uçaktan kaçta indiğiniz, önceden rezervasyon yaptığınız otele ne şekilde ulaşacağınız, en yakın müzelerin otelinize ne uzaklıkta olduğu son derece net.

Her ne kadar doğru olduğunu düşünmesem de, eskilerin deyimiyle ‘derdimizi anlatacak kadar’ yabancı dilimiz olması gerektiğini savunsam da, böyle bir yöntem var, aklınızda bulunsun.

Yorumlar

Yorumlar

Blog Yazıları

Etiket

Galeri